PORSELEN TEZGAH NEDİR ?
Başlangıcı milattan önceki yıllara dayanan ve bir tabak olarak üretilmesiyle beraber tüm dünyada sanata farklı bir yön veren porselenin evrimleşme süreci devam etmektedir. Çin’deki Doğu Han Hanedanlığına ait fırınlanmış seramik tabaklar bulunmuştur fakat günümüz modern tanıma uyan porselen, milattan sonraki ilk yıllarda Çin’in Tang Hanedanlığında üretilmeye başlanmıştır. Üretime ilk olarak porselen tabaklarla başlanmış olunsa da çay içmenin yaygınlaşması, daha güzel ve dayanıklı çay takımları için porselenin kullanılmasına yol açmıştır. Çin kili (kaolin) ve Çin taşının 1300 °C üzerindeki ısıda fırınlanmasıyla oluşan ve çömleklerin aksine camsı ve şeffafsı görünen porselenin kullanımı, vazo gibi süs eşyaları arasında da yaygınlaşmıştır. Popülerleşmeye başlayan porselen, Tang Hanedanlığının, Batı dünyasıyla Kuzey İpek Yolu ve deniz yolları aracılığıyla ticareti sonucu ihracatı artmaya başlamıştır. Sadece çay takımı ve vazo olarak değil, porselen kaplar olarak Müslüman ülkelerinde değerli hale gelmiş, Osmanlı gibi imparatorlukların saltanatları sırasında kişiselleştirilerek bir güç haline dönüşmüştür. Orta Doğu’dan kobaltın gelmesiyle beyaz porselene mavi renkler karışmış ve Çin porselen sanatı denilince ilk akla gelen “mavi-beyaz” porselen objeler, uzun yıllar değerini korumuştur. Portekizli tüccarların (başta Marco Polo) porseleni deniz yoluyla Avrupa’ya getirmesi, Avrupa’da bir porselen çılgınlığını ateşlemiştir. Yüksek kalitede, düşük maliyetle üretilmeye devam eden porseleni taklit etmeye çalışan Avrupalılar, ancak 1700 yıllardan sonra bunu gerçekleştirebilmişlerdir. O döneme kadar, porselen “beyaz altın” olarak sayılıyor, nadir bulunan antika ve sanat objeleri olarak görülerek çok yüksek fiyatlara satılıyordu. Dönemin en zenginleri, tüccarlar, hükümdarlar bile özel sipariş vererek porselen sanatından yararlanıyorlardı. Farklı zamanlarda, İtalya ve Fransa gibi “porselen” adını aldığı ülkelerde bile porselenin evrim süreci devam etse de Çin porseleni, her yerde ve her zamanda bulunarak tarihe adını yazdırmıştır. Porselenin nispeten ucuz oluşuyla beraber dayanıklılığı, ülkelerin kendi sanat tarzlarını kolayca yansıtmalarına olanak tanımıştır. Japon sanatçıları, sadeliği estetikle vurgulamayı tercih etmiş, İtalyanlar daha parlak ve canlı renklerle kendi tasarım çizgilerini oluşturmuşlardır.
Bir objeyle başlayan porselenin yolculuğu bitmemiş, evlerimizde sadece bir süs eşyası olarak değil iç ve dış mekanlarda en iyi tezgâh olarak yerini almıştır. Porselen mutfak ve banyo tezgâhları, güçlü ve çekiciliğiyle her tarzla kolaylıkla eşleşmekte ve yeni tarzlar oluşturmaya olanak sağlamaktadır. Avrupa’da, Almanya’dan sonra en fazla İtalya’da yükselen ve bir tutku haline gelen porselencilik, canlı renkler ve kabartmalı işlemelerle tabaklarda, çay ve kahve takımlarında yerini almıştır.
Stone Gallery bünyesinde bulunan Grande Massimo, İtalyan tasarım çizgilerinden yola çıkarak yaşam alanlarına ilham vermekte ve yüksek teknik standartlarıyla farklı uygulama alanlarında kullanım kolaylığı sağlamaktadır.
Stone Gallery, teknolojik gelişmeler ışığında üretilen en kaliteli porselen markalarıyla beraber iç ve dış mekân tasarım stilleri için her ihtiyacı karşılamaktadır. Canlı renklerden nötr renklere, damarlı mermer desenlerinden ahşap desenlere kadar geniş renk ve desen çeşitliliğine sahip porselenlerle konutlara lüks ve değer katmakta, diğer markalardan farklı olarak kişisel tarzların ön plana çıkmasına olanak sağlamaktadır. Darbelere, çizilmelere dayanıklı yapısı ve gözeneksiz oluşuyla leke tutmayan, güvenilir ve az bakım gerektiren porselen ürün gruplarıyla tüm tasarım hedeflerini karşılayarak her zaman uygun bir Stone Gallery tasarımı sunmaktadır.
İç Mimar Elif Demir | elf.demiirr
Paylaş